Diş eti çekilmesi tedavisi, diğer adıyla diş eti hastalığı, periodontitis olarak da adlandırılabilmektedir. Dişlerinizi çevreleyen yumuşak dokuya zarar vermekle birlikte tedaviye geç kalmanız halinde dişlerinizi destekleyen kemik yapılarının yok olmasına sebebiyet veren ciddi bir diş eti enfeksiyonu olarak bilinmektedir.
Diş eti çekilmesi tedavisi (periodontitis) ilerlemesi ve göz ardı etmeniz halinde, dişlerinizde istenmeyen gevşemelere ve hatta diş kayıplarına bile yol açabilmektedir.
Diş eti çekilmesi (periodontitis) oldukça yaygın olarak görülmekle birlikte büyük ölçüde ilerlemeden önüne geçilebilen bir ağız ve diş sağlığı sorunudur. Oluşumunun en büyük sebebinin, ağız ve diş temizliğine gerekli özenin gösterilmemesi olarak bilinmektedir.
Günde en az 2 kere düzenli diş fırçalıyor olmanız, diş ipi kullanımına gerekli özeni göstermeniz, diş muayenenizi aksatmamanız diş eti çekilmesi hastalığına yakalanma ihtimalinizi düşürmekle beraber tedaviden alacağınız sonucu da olumlu etkileyecektir.
Periodontitis, yani halk arasında bilinen adıyla diş eti çekilmesi tedavisi; hastalığın erken teşhis edilmesi ve tedaviye başlanması halinde, cerrahi olmayan tedavi yolları ve daha az invazif prosedürler ile büyük ölçüde tedavi edilebilmektedir.
Diş eti çekilmesi tedavisi, kendini kolay ve ilk aşamalarda belli edebilen bir hastalık olmamakla birlikte bilinen ilk belirtileri arasında dişte ve diş etinde oluşan aşırı hassasiyet yer almaktadır. Bunun yanı sıra diş eti çekilmesinin bilinen en yaygın belirtilerini şu şekilde sıralamak mümkündür:
Diş eti çekilmesi tedavisi, kişiden kişiye değişkenlik göstermekle beraber birçok faktöre bağlı olarak gelişebilmektedir. Bilinen en belirgin sebeplerini şu şekilde sıralamak mümkündür:
Tartarları evde kendi yöntemlerinizle temizlemeniz mümkün değildir ancak alanında uzman bir diş hekimi tarafından profesyonel diş temizliği ile temizlenebilmektedir. Tartarların temizlenmemesi halinde diş eti çekilmesi kaçınılmaz hale gelmektedir.
Hormonal değişiklikler: Ergenlik veya kadının hayatı boyunca hormon seviyelerinde değişiklik yaratan hamilelik, emzirme ve menopoz gibi sebepler; diş etlerinin olması gerekenden daha hassas olmasına yol açabilmektedir. Bu gibi durumlara maruz kalan kadınlarda diş eti çekilmesi görülmesi, normal bireylere kıyasen daha sık olabilmektedir.
Tütün ürünleri kullanmak: Düzenli tütün ürünleri kullanmanız halinde, dişlerinizden çıkarılması oldukça güç olan ve diş eti çekilmesine sebep olabilecek yapışkan plakların oluşma olasılığı oldukça yüksektir.
Dişleri gıcırdatmak ve sıkmak: Bazen farkında olmasanız bile özellikle hayatınızın stresli bir bölümünden geçiyorsanız, istemsiz olarak dişlerinizi sıkmanız mümkündür. Dişlerinizi gıcırdatırken ve sıkarken diş etlerinize uygulayacağınız orantısız güç, diş eti çekilmesine sebep olabilmektedir.
Dudak veya dil piercingi kullanmak: Ağız bölgesine takılan herhangi bir takı, diş etlerine sürekli temas etmesi sebebiyle diş eti dokusunun yıpranmasına ve tahrip olmasına yol açmaktadır. Diş eti çekilmesi yalnızca piercingin olduğu bölgede gözleniyorsa, geri kalan dişlerin dokusunda herhangi bir bozulma gözlenmiyorsa piercingi çıkarmalısınız.
İlk evrelerde olan ve erken müdahale edilen diş eti çekilmesi tedavisi, alanında uzman diş hekimi tarafından zarar görmüş diş eti dokularınızın temizlenmesiyle tedavi edilmektedir. Derin temizleme esnasında, diş eti çizgisinin altında yer alan dişlerde ve kök yüzeylerinde meydana gelen plaklar ve tartarlar dikkatlice çıkarılmaktadır.
Bunun yanı sıra Diş Eti Çekilmesi Tedavisi açıkta kalan bakterilerin diş etine tutunmasını zorlaştırmak ve engellemek için düzleştirilir. Alanında uzman diş hekiminizin gerekli görmesi halinde, geriye kalan zararlı bakterilerden kurtulmanız için antibiyotik tedavisinden yardım almanız gerekebilmektedir.
Eğer diş eti çekilmeniz ileri evrelere ulaşmışsa ve derinlemesine temizlik tedavisinin yanıt veremiyorsa, diş eti çekilmesinin neden olduğu hasarı onarmak adına diş eti ameliyatı yani cerrahi müdahale zorunlu hale gelebilmektedir.
Tüm Blog Yazılarımıza Göz Atmak İster misini ? O halde hemen https://www.denthallclinic.com/blog/ sayfamızı ziyaret edin
Bu web sitesi, yalnızca kişileri bilgilendirmek amacıyla hazırlanmış olup, bu web sitesinde sağlık hizmeti verilmemektedir.
Sitedeki bilgiler hiçbir şekilde hastalıkların tanı veya tedavisinde kullanılmamalıdır. Ayrıca bu sitede yer alan bilgi, uygulama vb. konu başlıklarının bu web sitesinde yer alıyor olması, bu konuların veya başlıkların tamamının veya bir kısmının bizim kliniğimizde uygulandığı anlamına gelmemektedir.
Bu sitede yer alan bazı konular hakkında kliniğimizde hizmet verilmemektedir. Bazı konularda ise hizmet verilmektedir. Bu site bilgi paylaşımı amacı ile düzenlenmiştir. Bu sitede yer alan bazı uygulamalarda bu hizmetin en iyi bizim tarafımızdan verildiğini kanıtlamaz.
Site içeriğinin bu şekilde tanı ve tedavi amacıyla kullanımından doğacak tüm sorumluluk ziyaretçiye, kullanıcıya aittir. Bu siteyi ziyaret eden kişiler bu uyarıları okumuş ve kabul etmiş sayılır. Tıp bilgileri, kullanılan tanı ve tedavi gereçleri hızla değişmektedir. Bir bilgi, yöntem veya gereç çok kısa sürede terk edilebilir. Ayrıca tıpta aynı sonucu almaya yönelik olan, farklı teknik ve bilgiler, değişik uygulamalar olabilir.
Tanı ve tedavide doktorun kişisel deneyimi, yetenekleri belirleyici bir faktördür. DENTHALL PREMİUM CLİNİC bünyesinde yer alan hekimlerin fikir ve görüşleri olduğu gibi aynı konu hakkında farklı görüşlerin de olması mümkündür. Sitedeki bilgiler her gün güncelleştirilemediğinden her bilginin ziyaretçi tarafından doktoruna danışılarak kontrol edilmesi gereklidir. Bu siteyi ziyaret eden kişiler bu uyarıları okumuş ve kabul etmiş sayılır. Bilgilerinize saygı ile arz ederiz.
Son Güncellenme : 13.01.2025
DENTHALL CLİNİC 2022 | Tüm hakları saklıdır ! | Ankara Diş Kliniği Çankaya | Seo : MİNAJANS